Provocation to hostility, discrimination, and violence
BYLOCK PROGRAMINI KULLANMIŞ Serkan Korkmaz, FETÖ üyeliği nedeniyle yargılanıp, örgütün çözülmesi ve dağılması doğrultusunda ifade vererek, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “Etkin Pişmanlık” hükümlerinden istifade eden ve hakkındaki yargı süreci tamamlanan eski bir Deniz Yüzbaşısı! Korkmaz, Bylock programını kullanmış olmakla birlikte,aslında örgütten daha önce kopmuş. ABD’Yİ ŞİKÂYET ETMİŞ! Korkmaz, 15 Temmuz Darbe Girişiminden sonra devam eden süreç içinde Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi ve FETÖ elebaşının sığınma alanı olarak kullandığı ABD’nin Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan insan haklarına dair raporlarda FETÖ'ye yönelik olumsuz bir ifade yer almadığını görmesi üzerine; hem iyi derecede yabancı dil biliyor olması, hem de hukuk alanında yüksek lisans ve doktora çalışması yapmış olmanın avantajı ile FETÖ ile uluslararası alanda mücadele etmeye karar vermiş. Serkan Korkmaz, gerek örgütü tanımış olmasının sağladığı bilgiler, gerekse eski bir subay olmasından dolayı örgütün TSK'daki yapılanmanın neden olduğu olaylarile hukuk alanındaki akademik kariyerinin getirmiş olduğu birikim çerçevesinde geniş kapsamlı akademik bir rapor hazırlamışve kendi yaşadıklarıve Türkiye’nin de FETÖ nedeniyle uzun yıllardır yaşamakta olduğu temel hürriyet ve insan hakları ihlallerini, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine (UN OHCHR), Avrupa Konseyine, Avrupa Birliğine, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (ECHR), Amerikan Devletleri İnsan Hakları Komisyonuna (IACHR), ABD Dışişleri ve Adalet Bakanlıklarına, Pensilvanya Eyalet Başsavcılığına, Almanya Federal İstihbarat Teşkilatına (BND) ve Almanya Dışişleri Bakanlığına taşımış, diğer yandan da Amerikan Devletleri İnsan Hakları Komisyonu önünde ABD’den şikâyetçi olmuştur. FETÖ HAKKINDA İLK VE TEK RAPOR Almanya Federal İstihbarat Teşkilatı (BND), FETÖ konusunda kendisine gönderilen kargoyu teslim almayınca, Serkan Korkmaz geri gelen bu kargoyu BND’ye iletilmek üzere Alman Dışişleri Bakanlığı’na göndermiştir. FETÖ İLE MÜCADELEDE DEVLETTEN YARDIM BEKLİYOR Korkmaz, daha önce örgütün içinde bulunmuş bir kişi olarak FETÖ’yü uluslararası resmi kurum ve kuruluşlara taşımanın ötesinde; şu ana kadar yurtdışında bulunan örgüt mensuplarınca anlatılan yalanları doğrularla çürütmek amacıyla ilk kez uluslararası medyadansesini dünyaya duyurmayı ve gerçekleri açıklamayı da planlıyor. Bu konuda devletten de yardım bekliyor ama tüm girişimlerine rağmen en tepedekiler dahil, devletten henüz tık yok! Serkan Korkmaz, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen ile yurtdışında muhtelif ülkelere sığınan örgüt üyelerine ve bu kişilerin Türkiye aleyhine sürdürdüğü lobi ve propaganda faaliyetlerine karşı yukarıda belirttiğim uluslararası platformlarda 21 Mayıs 2018 tarihi itibarıyla başlattığı ve sürdürdüğü girişimlerine Cumhurbaşkanlığı’ndan, Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarından destek talep etmiş. Korkmaz, FETÖ ile uluslararası alanlar başta olmak üzere sürdürdüğü ve tüm kararlılığı ile sürdüreceği mücadelede devlet ve hükümet desteği alabilmek için Cumhurbaşkanlığı’na 21 Mayıs 2018, 22 Haziran 2018 ve son olarak da 28 Ağustos 2018’de olmak üzere toplam üç yazılı dilekçe göndermiş, mücadelesinin ayrıntılarını anlatmış ve yardım talep etmiştir. Serkan Korkmaz aynı zamanda bildiklerini, yaşadıklarını ve FETÖ’ye karşı sürdürdüğü mücadelesini kamuoyu ile paylaşmaya hazır olduğunu da beyan etmektedir. ZAFİYET Mİ, YOKSA BAHANE Mİ? Serkan Korkmaz, geçtiğimiz pazartesi itibarıyla (19 Kasım 2018) avukatı aracılığı ile FETÖ konusunda mevcut durumu özetleyen basın duyurusunu CNN, BBC, Reuters, Euronews, Al Jazeera, USA Today ile Almanya, Fransa ve İskandinav ülkelerinin çeşitli medya kuruluşlarına göndermiş. Beklentisi ise uluslararası platformlarda FETÖ liderini ve üst düzey üyelerini topraklarında barındıran ve iadelerini yapmayan ülkelere karşı "insanlığa karşı işlenen suçlar" bağlamındaki hukuksal gerekçeleri göstererek, uluslararası kamuoyunda farkındalık yaratmak. Korkmaz’ın uluslararası alanda FETÖ’ye karşı verdiği bu cengaverce mücadele takdire şayan olmakla birlikte, tek başına verilebilecek bir mücadele değil. FETÖ’nün en büyük mağduru Türkiye Cumhuriyeti olduğuna göre; Korkmaz’a bu konuda devlet desteği verilmeli, hatta devlet bu mücadelenin liderliğini ve eşgüdümünü ele almalı. Korkmaz, uluslararası ortamda devletin FETÖ mücadelesini yapamamasınınnedenini gerek uluslararası politika ve gerekse uluslararası hukuk alanlarında devlet katında nitelikli personel zafiyetine bağlıyor. Acaba diyorum; iktidar gerçekte FETÖ mücadelesi yapmak yerine, FETÖ’yü hukuku ve özgürlükleri askıya almak ve muhaliflerini ezmek için bahane olarak mı kullanıyor? Özgür Karslı’nın Ulak Yayınları’ndan çıkan bilimsel içerikli “Devrimci, Teşkilatçı Mustafa Kemal” kitabını okumanızı tavsiye ederim