Provocation to hostility, discrimination, and violence
Turnley'in çektiği fotoğrafı kullanın! Nasıl yorumlamak lazım? Ülker'in “1 Nisan” konulu reklamını darbeye yorup, ülkeyi ayağa kaldıran yandaşlardan ses çıkmıyor! “15 Temmuz'a gölge düşmesin” diye susuyorlar herhalde! Yoksa, “FETÖ yaptı” derlerdi. FETÖ, Külliye'ye kadar sızmış olamaz herhalde! Yoksa bu reklam ajansı bir yabancı mı? FETÖ ile dolaylı bir ilişkisi mi var? Her yanda “darbeci” arayan küçük kafalılar bu ilişkiyi ortaya çıkaramıyor mu? Gerçi… Yandaş gazetecilerden kimse eline fotoğraf makinesi alıp sokağa çıkıp iki kare çekmedi ki, 15 Temmuz afişlerine konsun! Dillerinde, yazılarında Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz gecesi fotoğrafı var. FETÖ ile böyle nasıl mücadele edecekler? Zor. DOĞRUSU ŞU Başbakan Binali Yıldırım, “Uluslararası 15 Temmuz Sempozyumu”nda konuştu: “Bu örgütün (FETÖ) ortaya çıktığı 1966'dan beri, bununla mücadele eden iki iktidar var; rahmetli Erbakan ve Recep Tayyip Erdoğan. Ve ben, 26 Eylül 2016 tarihli yazımda tarihsel süreci anlatarak yanıt verdim: Erbakan, FETÖ ile mücadele etmedi. Aksine… FETÖ, Erbakan ile mücadele etti! Gülen'in 28 Şubat'ta Erbakan'a karşı bayrak açması tesadüf değildi. Meselem başka… Gelelim… Başbakan Yıldırım'ın adını verdiği ikinci politikacıya… Erdoğan 1966'dan beri FETÖ ile mücadele etmiyor. Ama… Erdoğan, FETÖ'ye karşı hiçbir siyasetçinin yapmadığı mücadeleyi verdi/veriyor. Fakat… Gerçekleri yazmamız gerekiyor: Gülen-Erdoğan savaşını kim başlattı? Gülen başlattı… 13 Eylül 2011'de FETÖ, Oslo'daki MİT-PKK görüşmelerini sızdırdı. Kavgayı çıkaran FETÖ idi. 14 Haziran 2012'de FETÖ'nün düzenlediği Türkçe Olimpiyatları'na katılıp konuşma yaparak Gülen'e “bitsin bu hasret” çağrısında bulundu. FETÖ ise o günlerde artık “paralel” değil, “devlet” olduğunu sanıyor; ve Erdoğan'a ihtiyacı olmadığını düşünüyordu… HATALARINA RAĞMEN Erdoğan, FETÖ ile mücadeleye ne zaman başladı? 17 Aralık 2013 operasyonunda bile başlamadı. FETÖ uzlaşmayıp 25 Aralık 2013 tarihinde operasyona devam edince “savaş” çift taraflı oldu. Yani… FETÖ'nün ortaya çıktığı “1966'dan beri” değil! 25 Aralık 2013'den beri FETÖ ile mücadele ediyor Erdoğan. Erdoğan'ın kişilik özelliği bu haklı mücadelede yanlışlıklara sebep oluyor: Duygusallık! “Alnı secdeye değmek” Erdoğan'ın neredeyse tek kriteri! FETÖ meselesinde de “düğmeye” geç basmasının sebebi bu duygudaşlık olmadı mı? Hadi bizim/Odatv Davası vb. bir kenara bırakalım; FETÖ'nün niyetini, mesai arkadaşı Genelkurmay eski Başkanı Başbuğ'un Silivri zindanına atılmasıyla anlaması gerekmez miydi? Görmedi bir türlü… Görmek istemedi. Peki bugün… Erdoğan, FETÖ ile kavgasında yine yalnız. Ve Erdoğan hâlâ duygusal davranıyor; “alnı secdeye değen” yakın çevresindeki FETÖ artıklarının aynı yöntemleri/kumpasları sahnelediğini göremiyor