Intolerance (Exaggeration, imposition, distortion)
Provocation to hostility, discrimination, and violence
" Işıkçılar cemaatinin yayın organı hükümete yakın Türkiye gazetesi yazarı Fatih Selek ise, "Kemalistler, Cumhuriyet gazetesini yeniden ele geçirdi" derken, "Asırlık kurum bir süredir arkasına 'Can'ların, candaşların, PKK'lıların, DHKP/C'lilerin, FETÖ'ristlerin, azılı solcuların, satılmışların siper aldığı bir sütre idi" diye ifade etti. Asırlık kurum bir süredir arkasına 'Can'ların, candaşların, PKK'lıların, DHKP/C'lilerin, FETÖ'ristlerin, azılı solcuların, satılmışların siper aldığı bir sütre idi. Demek ki 'o ilkeler' gurbete çıkmışlardı, bir müddet ortada görünmediler ve dönüp dolaştıktan sonra kesin dönüş yaptılar… 'Nereye gitmişlerdi acaba' diye sorası geliyor insanın… Uzunca bir açıklama yapmışlar… Gerisi bildiğiniz gibi zaten; Demokrasi mücadelesi, özgürlükçü, çağdaş, laik, ilerici, aydınlanmacı, evrensel, kozmik, nötron falan filan işte… Her şeyi söylemişler de ilkeler 'atta gidince', Cumhuriyet nereye kaymış onu söylememişler… 'Cumhuriyet FETÖ’cülük yapıyor, terör örgütlerinin bülteni gibi çıkıyor, MİT TIR’ları üzerinden yaptığı yayınlar ihanettir' dediğimizde neden kızıyordunuz bize?. FETÖ, operasyonel gücünü yitirmeden önce de (2013’te de) böyle bir şey olmuş, vakfın yönetimi değişmiş, peşinden istifalar ve görevden el çektirmeler yaşanmıştı. Daha açık bir ifadeyle söylersek, FETÖ düşmanı saf Kemalistler gitmiş, 'solcu-liberal' etiketi taşıyan Fetullahçılar gelmişti. Bu operasyonu yürüten ve FETÖ adına vakfın yönetimini devralan şahıs (kendisi bir Avukattır), hâlâ ve ısrarla 'Atatürk devrimleri' diye sayıklayıp duruyor, bizi Atatürkçülüğüne inandırmaya çalışıyor ama Türkiye’ye karşı girişilmiş operasyonlarla eş zamanlı olarak gazeteyi saf Kemalistlerin elinden almış, Fetullahçılara teslim etmişti. FETÖ meselesine ise hiç girmediler