Intolerance (Exaggeration, imposition, distortion)
Provocation to hostility, discrimination, and violence
Geçen hafta, ülkenin birçok sıkıntıyla boğuşurken birilerinin ısrarla FETÖ'nün siyasi ayağı ve bununla bağlantılı bir şekilde yeni darbe teşebbüsü tartışması açmasının gerisindeki silsileye dikkat çektiğini anımsatan Erdoğan, "Maalesef aynı tartışmanın hala sürdürülmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu ülkede FETÖ meselesinin çok uzun ve derin sosyal, siyasi, kültürel kökleri olduğunu bilmeyen kimse yoktur. FETÖ'nün bu ülkede anlaşamadığı, görüşemediği tek lider var, o da merhum Erbakan Hoca'mızdır. Erbakan Hoca'mızdan nefret ederdi" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:Yıllarca siyasi alanda insanları değerlendiren, ibadetlerinden, kıyafetlerinden dolayı onlara saldıranların durumlarının da aynı olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:Erdoğan, FETÖ'yü bi terör örgütü olarak tanımlayıp mücadeleyi başlatırken karşılarındaki sorunun büyüklüğünü az çok bildiklerini, tahmin edemedikleri hususun ise CHP'nin ve yıllarca zahirde bu gibi yapılara karşı gözüken çevrelerin bir anda karşılarına en büyük FETÖ yandaşı olarak çıkmaları olduğunu söyledi. "Vesayet tüm gücüyle üzerimize gelirken hem bu işin arkasındaki FETÖ gölgesini hem de örgütün bürokratik ve toplumsal işgal projesini fark edip gereken tedbirleri 10 yıl öncesinden almaya başladık. MİT kumpasının, bu yapının gerçek niyetinin şüpheye mahal bırakmayacak şekilde anlaşılmaya başlanmasını sağladığını belirten Erdoğan, hem siyasette hem bürokraside hem de nazlarının geçtiği sivil toplum yapılarında bildikleri, teşhis ve tespit ettikleri FETÖ'cüleri süratle tasfiye etmeye başladıklarını anlattı. Erdoğan, "FETÖ'nün devlet ve toplum hayatımızın kılcal damarlarına kadar sızmasının tarihi eskidir ve müsebbipleri çoktur. Ama FETÖ ile gerçek anlamda amansız bir savaşa tutuşan tektir; 2010 itibarıyla o da biziz" dedi. Ülkenin yönetimini devraldıklarında güya bu konuda en hassas kurumlar olan ordunun, emniyetin, yargının, akademinin kritik noktalarının zaten örgüt tarafından işgal edildiğinin altını çizen Erdoğan, "CHP dahil olmak üzere yıllarca irticayla mücadele bahanesiyle cadı avına çıkar gibi Müslüman avına çıkanların tek bir gün bile gerçek anlamda FETÖ'cüleri hedef aldıkları görülmemiştir. Çünkü dosyaları hazırlayanlar kimlerdi? Silahlı kuvvetlerin içindeki FETÖ'cülerdi, emniyet içindeki FETÖ'cülerdi, devletin kurumları içindeki FETÖ'cülerdi. Milli Güvenlik Kurulunda biz bu meselenin üzerine gidene kadar alınan kararların hepsinin de gerisindeki gizli niyetin FETÖ ile mücadele değil, toplumsal reaksiyonu tetikleyerek FETÖ'yü koruma olduğunu görüyoruz" ifadelerini kullandı. Erdoğan, salondaki duvara yansıtılan fotoğrafları da göstererek, şöyle devam etti:15 Temmuz gecesi FETÖ'nün şahsından bakanlara, bürokratlardan medya temsilcilerine kadar iktidarıyla, muhalefetiyle pek çok milletvekiline kadar herkesin peşine düştüğünün altını çizen Erdoğan, "Bir tek kişi FETÖ'nün özel ilgisine, himayesine, korumasına mazhar olmuştur; o da Kemal Kılıçdaroğlu'dur" dedi. Erdoğan, İstanbul Atatürk Havalimanı'nda FETÖ'cülerin tanklarıyla burun buruna gelen bir genel başkanın önünde bir anda tüm yolların açıldığını söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun FETÖ ile ilişkisinin, bu örgütün deşifre olduğu 17-25 Aralık süreciyle hızlandığını, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da zirveye çıktığını vurguladı. Çünkü nice sosyalist, nice ulusalcı, nice milliyetçi, nice liberal, nice Kemalist diye, hatta nice 'şu veya bu İslami ekol'den diye bilinen ismin aslında su katılmamış FETÖ'cü çıktığını gördük. Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ tehdidi konusunda kurumları harekete geçirdikten sonra dahi bu yapının gerçek organizasyon yapısını çıkarmakta zorlandıklarını, bu şemayı hala tam olarak çıkaramadıklarını düşündüğünü ifade etti. FETÖ'yü organize eden aklın ilk yıllardan itibaren kurduğu sistem nedeniyle en kritik isim üzerinden dahi en fazla birkaç kademe geriye gidilebildiğinin altını çizen Erdoğan, "Bunun ucu Türkiye'de değil, dışarıda. Devlet, FETÖ'yü her yerde elbette izlemiştir ama CHP Genel Merkezi'ne yeteri kadar bakılmadığı anlaşılıyor. Son dönemde tedavüle sunulan en sinsi oyunlardan birinin, FETÖ'nün istismar ettiği, kendi amaçları için kullandığı birtakım düzenlemeler bahane edilerek doğrudan milli iradenin, milletvekillerinin ve Meclisin hedef alınması olduğuna dikkati çeken Erdoğan, bunun büyük bir tehlike olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:Yargının, FETÖ'nün tasallutundan kurtarılabilmesi için verilen mücadeleyi değersiz hale getirmeye ve hatta tam tersi göstermeye çalışan herkesin hükmen FETÖ'cü olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü şayet 17-25 Aralık darbe girişiminin ardından yargıda verilen mücadele olmasaydı, 15 Temmuz dahil diğer saldırıları hukuk devleti sınırları içinde göğüsleyemezdik. FETÖ'cülerin kendi çıkarları ve hedefleri için her kılığa hatta CHP'li kılığına dahi girdiklerini düşündüğümüzde, siyasette ve bürokraside bu örgüt mensuplarının teşhisi ve tasfiyesinin zorluğu gayet iyi anlaşılacaktır. Şayet 10 yıldan beri CHP'ye rağmen yürüttüğümüz mücadele olmasaydı, bugün FETÖ ülkemizi tümüyle işgal edecek güce çoktan ulaşmıştı" şeklinde konuştu. "Biz FETÖ ile mücadeleyi başlattıktan sonra bırakın adım atmayı, her geçen gün çıtayı daha da yükselttik. " diyen Erdoğan, FETÖ'nün 40 yıllık birikimini riske atarak başlattığı 15 Temmuz darbe girişiminin sebebinin kendilerinin kararlılığı olduğuna işaret etti. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişimi yapılmasaydı, hukuki altyapısını oluşturdukları tedbirlerle bir süre sonra FETÖ'nün tasfiyesini zaten hızlandırmış olacaklarını ifade ederek olağanüstü hal uygulamasının, sadece hukuki zemini oluşturulan bu çalışmaların daha pratik şekilde yürütülmesini sağladığına dikkati çekti. Toplumu bölmeyi amaçlayan Gezi oIaylarını, millet ile omuz omuza vererek bitirdiklerini anlatan Erdoğan, "Gezi'de başaramadıklarını 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimiyle denediler