Provocation to hostility, discrimination, and violence
Çapkın ve Mutlu’nun örgütün devlet içerisindeki tehlikeli, hakkı, hukuku pervasızca çiğneyen ve paralel devlet oluşturmaya yönelik yapısını bilmesine karşın harekete geçmeyerek bilinçli şekilde yardımda bulundukları kanaatine varıldığı da gerekçeli kararda vurgulandı. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan 200 sayfalık gerekçeli kararda terör örgütü FETÖ/PDY’nin kuruluşu, amacı, hiyerarşik yapısı, örgütün istihbarat ağı, illegal yapılanması, haberleşmede kullandığı yöntemler, mali yapısı ayrıntılı olarak anlatıldı. Gerekçeli kararda Mutlu’nun İstanbul’da göreve geldiği tarih ve sonrasında, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün kamuoyunda şüphe yaratan ve ilerleyen zaman içinde kumpas soruşturmaları olduğu ortaya çıkan bir çok adli ve idari işlemlere tevessül ettiği, devletin çeşitli kademelerine ve özellikle de emniyet ve adli kurumlarına sızdığı ve bu şüpheli işlemleri bu sayede gerçekleştirebildiği belirtildi. "SANIĞIN BİLMEMESİNİN İMKANSIZ OLDUĞU KANAATİNE VARILMIŞTIR"Gerekçeli kararda "Bu ortamda 7 Şubat 2012 tarihinde MİT Müsteşarımıza FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından kurulan tuzak ortaya çıktığında artık örgütün amacının ve kimlere, hangi yabancı devletlere hizmet ettiğinin netleşmeye başladığı, örgüt liderinin kendisine yapılan çağrıya rağmen ısrarla ülkemize gelmeyerek kendisini koruyan ve kullanan yabancı devletlerin himayesi altında ve onların emperyalist çıkarlarının hizmetkarı olarak kalmayı tercih ettiği, bu şekilde hizmet hareketi kavramının anlamının herkesçe anlaşıldığı ve bu durumun sanıkça da bilinmemesinin imkansız olduğu kanaatine varılmıştır" denildi. ""HAREKETE GEÇMEYEREK BİLİNÇLİ ŞEKİLDE YARDIMDA BULUNDUĞU KANAATİNE VARILMIŞTIR""Sanığın oğlunun örgüte bağlı okulda eğitim görmüş olması, HTS kayıtlarına yansıyan örgüt ile ilgili önemli kişilerle irtibatı, aramada elde edilen kitaplar her ne kadar örgüt üyeliği suçuna ilişkin yeterli delil niteliğinde olmasa da sanığın örgüte ve ideolojisine yakınlığı anlamında kanaat verici bulunmuştur" denilen gerekçeli kararda, "Sonuç olarak sanığın görev yaptığı İstanbul Valiliği sırasında gerçekleşen söz konusu örgütün illegal tüm eylemlerine ve işlemlerine seyirci kaldığı, bu eylemleri yapan örgüt mensuplarının görevden alınması hususunda gerekli duyarlılığı göstermediği , kendisine itimat ederek İstanbul Valiliği görevine kadar getiren ilgili kişi ve kurumları bu konuda zamanında uyarmadığı ve bu surette örgütün devlet içerisindeki tehlikeli, hakkı ve hukuku pervasızca çiğneyen ve paralel devlet oluşturmaya yönelik yapısını bilmesine karşın harekete geçmeyerek bilinçli şekilde yardımda bulunduğu kanaatine varılmıştır" ifadeleri yer aldı. "ÖNLEYİCİ TEDBİR ALMADIĞI ANLAŞILMIŞTIR"2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılan Hüseyin Çapkın’ın da son derece tecrübeli bir emniyet müdürü olduğu ifade edilen gerekçeli kararda, Çapkın’ın İstanbul’da göreve geldiği 29 Haziran 2009 tarihi ve sonrasında MİT Müsteşarı’na FETÖ terör örgütü tarafından kurulan tuzağın ortaya çıktığı ve sivil darbe girişimi olan 17/25 Aralık sürecine gelindiği anlatıldı. Sonuç olarak sanığın görev yaptığı İstanbul Emniyet Müdürlüğü sırasında gerçekleşen söz konusu örgütün illegal tüm eylemlerine ve işlemlerine seyirci kaldığı, bu eylemleri yapan örgüt mensuplarının görevden alınması, durdurulması hususunda gerekli duyarlılığı göstermediği , kendisine itimat ederek İstanbul Emniyet Müdürlüğü görevine kadar getiren ilgili kişi ve kurumları bu konuda zamanında uyarmadığı ve bu surette örgütün devlet içerisindeki tehlikeli , hakkı ve hukuku pervasızca çiğneyen ve paralel devlet oluşturmaya yönelik yapısını bilmesine karşın harekete geçmeyerek bilinçli şekilde yardımda bulunduğu kanaatine varılmıştır" denildi. Ağır Ceza Mahkemesi 10 Şubat’ta FETÖ’nün Mülkiye yapılanmasına ilişkin 14 sanıklı davayı karara bağlamıştı