Intolerance (Exaggeration, imposition, distortion)
Attack on rights and dignity (cursing, insulting, humiliating)
Provocation to hostility, discrimination, and violence
OSMAN ÖZGANBaşta siyaset, mülkiye, adliye, maliye, askeriye ve emniyet olmak üzere devletin kılcal damarlarına kadar sızan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), uzun yıllar gizlediği gerçek yüzünü Aralık 2013’te gösterdi. Ancak vatansever kadroların set olduğu FETÖ, amacına ulaşamadı. FETÖ İHANETİ BÖYLE BAŞLADIFETÖ, finans ve insan kaynağının büyük bölümünü dershaneler üzerinden sağladı. 2012-2013’te milyonları ekonomik olarak sömüren dershane sistemine köklü çözüm arayışı PDY-FETÖ’nün hükümete karşı yıllardır gizli kapaklı yürüttüğü savaşı, dershaneler üzerinden açık etti. OPERASYONU GİZLEDİLERFETÖ, medya üzerinden yıpratmaya çalıştığı hükümeti devirmek için ilk olarak 17 Aralık sabahı harekete geçti. O dönem İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nda görevli FETÖ’cü eski savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç’in talimatıyla ‘acil bir durumda’ devreye sokulması için bekletilen 3 soruşturma dosyası, aynı gün operasyona dönüştürüldü. ERDOĞAN: “GÖZ YUMMAYIZ”FETÖ’nün ilk darbe girişimi olan 17 Aralık günü toplu açılış için gittiği Konya’da konuşan ve o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İstedikleri kadar kirli yollara tevessül etsinler. Bu örgütlenmeyi kesinlikle meydana çıkaracağız” diyerek, FETÖ’nün devlet içerisinde paralel bir devlet oluşturduğu mesajlarını verdi. FETÖ’CÜ MÜDÜRLER GÖREVDEN ALINDI17 Aralık kumpasının ardından hemen harekete geçen Emniyet Genel Müdürlüğü, ilk iş olarak kumpasa imza atan Terörle Mücadele Şube Müdürü Ömer Köse, Organize Şube Müdürü Nazmi Ardıç, Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı, Asayiş Şube Müdürü Ertan Erçıktı ve Kaçakçılık Şube Müdürü Tuğrul Turhan’ı görevden aldı. Ayrıca FETÖ’cü emniyet müdürlerinin üst makamdan onay almadan operasyona soyunması üzerine “adli kolluk yönetmeliği”nde değişiklik yapıldı. ZEKERİYA ÖZ POLİSLERİ TEHDİT ETTİ FETÖ, İstanbul’da kumpası yöneten emniyet şeflerinin görevden el çektirilmesinin ardından paniklerken, kumpasın başındaki isim olan firari eski savcı Zekeriya Öz emniyete giderek polisleri tehdit etti. Bu da FETÖ’nün darbe girişiminin aslında Türkiye’ye yönelik uluslararası bir müdahale olduğunu açıkça ortaya koydu. İKİNCİ GİRİŞİM 25 ARALIK’TAEmniyette deprem etkisi oluşturan değişiklikler nedeniyle ilk dalgadan umduğunu bulamayan FETÖ, öldürücü darbe için 25 Aralık’ta harekete geçti. Ancak 25 Aralık darbe girişimi de FETÖ’nün tehditlerine ve kumpaslarına boyun eğmeyen vatansever kadrolar tarafından boşa çıkarıldı. FETÖ’cü savcı bu kez jandarmayı devreye sokmaya çalıştı ancak bunda da başarılı olamadı. HEDEF ERDOĞANEğer FETÖ, söz konusu operasyonu gerçekleştirebilseydi Erdoğan’ı da gözaltına almaya varacak kadar ileri gidecekti. Hatta imha edilen bir belgede, “Dönemin Başbakanı” bile denilirken, , soruşturmada görevli FETÖ’cü polisler çekinmeden “Kabineyi burada toplayacağız” ifadelerini kullanmıştı. YENİ ŞAFAK ÖRGÜTÜ DEŞİFRE ETTİYeni Şafak, daha önce olduğu gibi o günlerde de demokrasi yanlısı bir tutum takınarak, “yolsuzluk soruşturması” adı altında Türkiye ve hükümeti hedef alan FETÖ operasyonlarındaki tezgahları deşifre eden haberlere imza attı. Yine devam eden günlerde Yeni Şafak, FETÖ’cü emniyet müdürlerinin görevden alınma ihtimaline karşı operasyonlardan önce fezlekelerin hazırladığını, söz konusu operasyonların Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun (MASAK) suç tespiti üzerine başlatıldığı iddialarının da asılsız çıktığını yazdı. ABD’NİN ELÇİSİNE SERT MESAJ: “ÇEK GİT BU ÜLKEDEN”17 Aralık darbe girişiminin ardından o dönem ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone ile Kemal KIlıçdaroğlu’nun esrarengiz görüşmesini haberleştiren Yeni Şafak, 21 Aralık’ta “Çek Git Bu Ülkeden” başlıklı manşetiyle çıktı. Darbe girişiminin dış bağlantılarına ilişkin haberlerin ardından ise Yeni Şafak, operasyonların sözcülüğünü yapan medya organlarının hedefi oldu. BU BİR DARBEDİR!Yeni Şafak, FETÖ’nün 25 Aralık darbe girişimini, “Bu Bir Darbedir” manşetiyle duyurdu. 26 Aralık günü yayımlanan haberde, ABD, İsrail ve FETÖ’nün 17 Aralık’ta düğmeye bastığı operasyonun darbeye dönüştüğü belirtildi. FETÖ’NÜN HSYK’SI O dönem Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSYK) üyesi birçok isim FETÖ mensubuydu. FETÖ’nün yönetimindeki söz konusu Kurul, milli iradeye yönelik 17-25 Aralık darbe girişimine açıkça destek verdi. HSYK, düzmece soruşturmaları yürüten FETÖ’cü savcılara ve hukuksuzluğa direnen görevliler hakkında inceleme başlattı. Dönemin HSYK Başkanvekili FETÖ’cü Ahmet Hamsici, Meclis’teki HSYK’nın yapısını değiştirilmesini öngören yasa taslağına karşı 66 sayfalık bildiri hazırladı. 17-25 Aralık darbe girişiminin baş aktörleri dağıtıldı. KAMUDA FETÖ TEMİZLİĞİYeni Şafak, hükümeti hedef alan darbe girişiminin ardından kamuda yapılan FETÖ temizliğini de gündeme taşıdı. FETÖ ULUSAL TEHDİT 2014 yılının ilk Milli Güvenlik Kurulu toplantısında devletin içinde yuvalanan Fetullahçı Terör Örgütü ele alındı. Söz konusu toplantıda FETÖ, ulusal güvenliğini tehdit eden unsurlar arasına girdi. ÖRGÜTÜN YARGI AYAĞI KIRILDI17-25 Aralık 2013 darbe girişiminin ardından yapısı değiştirilen HSYK’da FETÖ’cü üyelerin sayılarının fazla olması nedeniyle, örgüt üyesi hakim ve savcılarla ilgili şikayetler de sümen altı edildi. FETÖ’cü Ahmet Hamsici’nin başında olduğu 3. HSYK üyeleriyle yargı üzerinde vesayet oluşturan FETÖ’nün bu etkinliği 12 Ekim 2014’te yapılan seçimle son buldu. Tehdit ve şantajla hakim-savcıları etkilemeye çalışan FETÖ’ye karşı oluşturulan Yargıda Birlik Platformu’nun adayları seçimleri kazanarak yeni HSYK’nın temellerini attı. Yeni Şafak o günlerde, FETÖ ile mücadelede en etkin kurumların başında gelen HSYK seçimlerini de yakından takip etti. FETÖ’nün HSYK seçimlerinden büyük yenilgiyle çıktığı belirtilen haberde, “Böylece yargıda vesayet bitti” denildi. HYSK değişiminin ardından FETÖ kumpaslarında görev alan hakim ve savcıların dosyaları bir bir raftan indirilerek gereği yapıldı. 17-25 Aralık darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturmalarla hukuka aykırı tüm faaliyetleri tek tek deşifre edilen FETÖ’nün, devletin tepesini bile kayda aldığı ortaya çıkarıldı. FETÖ’nün böcek casusluğunu araştıran Yeni Şafak, 1 Şubat’ta “Böcekler Casus İşi”, 14 Şubat’ta “14 Polise Böcek Sorgusu”, 21 Şubat’ta “Böcekleri Bulunca Yurt Dışına Kaçtılar”, 19 Kasım’da ise “Parelel Casusluğun Kod Adı: Fırsat Operasyonu” başlıklı haberler olmak üzere birçok önemli habere imza attı. VİP DİNLEME LİSTESİYeni Şafak, 28 Mayıs’ta “Vahim Tablo” manşetiyle FETÖ’nün yeni telekulak listesini deşifre etti. Fetullahçı Terör Örgütü, 30 Mart yerel seçimlerine günler kala, Süleyman Şah Türbesi’ne ilişkin yapılan toplantıda Dışişleri Bakanı, Bakanlık Müsteşarı, Genelkurmay 2. Başkanı ve MİT Müsteşarı’na ait olduğu ileri sürülen ses kayıtlarını sosyal medyada servis etti. Yeni Şafak, FETÖ’nün ihanetini, 28 Mart’ta “Bu İhanet Affedilemez” manşetiyle duyurdu. ŞANTAJ LİSTESİ DEŞİFRE EDİLDİ28 Şubat tarihli Yeni Şafak’ta ise FETÖ’nün şantaj listesi deşifre edildi. Yeni Şafak şantaj amacıyla dinlenen medya patronları ve yargı mensuplarının listesine ulaştı. Aynı tarihli gazetede, FETÖ’nün 2012’den itibaren o dönem Başbakan olan Erdoğan’ı baz verileri üzerinden takip ettiği, evini ve ofisini izlemeye aldığı haberi “Alçaklık” manşetiyle duyuruldu