Intolerance (Exaggeration, imposition, distortion)
Provocation to hostility, discrimination, and violence
İsmiyle müsemmâ bir cevvallikle “gök vatanın modern sunguru” olan Mete Kuş, işgalci darbe girişimi sonrasını bırakın, Hava Harp Akademisi’nde çalıştığı ilk günden beri FETÖ’ye karşı gösterdiği “direnci”yle biliniyordu. Girdiği kurmaylık sınavlarının kimsenin müdahale edemediği iki testinde üst düzey başarıyı yakalayan Albay Kuş, her nasılsa çoğunlukla darbeci FETÖ’cülerin yüksek not aldığı klasik sınavdan kötü sonuç almıştı. Öyle ya, dediğimiz gibi, FETÖ’ye karşı o günlerden direnci biliniyordu!Kurmaylık sıfatı elinden “çalınan” Mete Kuş’la aynı yıl Hava Harp Okulu’ndan mezun iki Hava Pilot Albay birkaç gün önceki YAŞ’ta “3 sene erken terfi” görürken -albaylıkta 4 sene bulunması gerekçesiyle-, 15 Temmuz’un gizli kahramanlarından Mete Kuş ise, âdeta FETÖ’ye karşı mücadelesinin, sene ve sınav kriterine göre maalesef hiçbir önemi yokmuş gibi terfi görmedi. Daha önce ehil olan personel, FETÖ’nün baskı veya kumpaslarıyla uzaklaştırılmıştı. FETÖ’ye karşı mücadele etmeyen, devleti için mücadele etmek üzere yetkin ve etkin hamle de yapmaz…Eminim ki, terfi eden subayların çoğunluğu, geçtiğimiz sene tüm güçleri ile FETÖ’ye karşı savaşmışlardır. Yoksa, Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün teveccühlerine rağmen, onun karşısına geçer bir hâdsizlikle, ülke düşmanlarına karşı mücadele veren personelin sessiz kalmasını mı istiyorlar terfi listelerinden isimlerini silerek?Bu durum, FETÖ’ye ve tüm düşmanlara karşı mücadele verenlere bir ödül mü, yoksa ceza mı? Yahut FETÖ’ye karşı savaşmadan köşede sessizce beklemek, terfi ile mi ödüllendirilecek?Bu durum savaş kabiliyetini, azim ve özveriyi törpülemenin yanında, FETÖ’nün ve tüm ezelî düşmanlarımızın savaşma azmini arttırmaz mı?Tüm düşman odaklara karşı mücadele gayretini ve ayrıca ümidini yıkmaz mı bu tutum?“Köşende bekle, zamanın gelince işin garanti!” anlayışının tehlike boyutu ortadadır. FETÖ’nün yeterince mağdur ettiklerini niçin biz de mağdur edelim ki!?Bu noktada FETÖ’ye karşı “ölümüne mücadele”yi perçinlemek ve ümidi söndürmemek için yeni bir OHAL KHK’sı çıkarmanın veya YAŞ’ın bir daha toplanması için yeni bir davet sunmanın yeterli olacağı kanaatindeyim