Provocation to hostility, discrimination, and violence
Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısında bulunan salonda 17 Eylül Salı günü başlayan davada ilk savunmayı örgütün ele başı olduğu gerekçesiyle hakkında “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme”, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma-yönetme”, “Terör örgütüne (FETÖ) üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek”, “Kasten adam öldürmeye teşebbüs”, “5607 sayılı Kaçakçılık Kanununa Muhalefet Etmek”, “Resmi belgeyi yok etmek”, “Resmi belgede sahtecilik”, “Nitelikli cinsel saldırı”, “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı”, “6136 Sayılı Kanuna Muhalefet Etmek”, “Eğitim öğretim hakkının engellenmesi”, “Eziyet etme”, “Şantaj”, “Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama”, “Dolandırıcılık”, “3628 Sayılı Kanuna Muhalefet”, “Hakaret”, “Tehdit”, “Hukuka Aykırı Olarak Kişisel Verileri Kaydetmek”, “Suçluyu kayırma” ve “Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması” suçlarından toplam 420 yıldan 871 yıla kadar hapis cezası istenen Adnan Oktar yaptı.
""""FETÖ elebaşını kızdırmak için övmüş""""
""""FETÖ’ye üye olmamakla birlikte yardım etme"""" suçu ve A9 televizyonunda örgüt elebaşı Fetullah Gülen’i öven konuşmasıyla ilgili olarak sanık Oktar, şunları söyledi:
""""Fetullah Gülen, zihniyet olarak bana tamamen zıt bir insan. FETÖ'cü polisler sürekli yolda beni çeviriyordu. FETÖ’cüler sürekli bana dava açıyordu. O konuşmayı yaptığım dönem, FETÖ’cüler benden nefret ediyordu.
""""Ergenekon ve Balyoz davalarına müdahillik talebini hatırlamıyor""""
Bir başka müşteki avukatı, Ergenekon ve Balyoz davalarını takip ettiğini, o dönemde Adnan Oktar grubunun her celse bu davalara müdahil olmak için dilekçe verdiklerini anlatarak, ifadesinde FETÖ ile mücadele ettiğini savunan Oktar'a, """"Neden bu davalara müdahillik talebinde bulundunuz?"""" sorusunu sordu