Provocation to hostility, discrimination, and violence
Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya Osmaniye 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan sanık Eyüp Tamam, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.Sanık Tamam savunmasında, Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü’nü 2011 yılında bitirdikten sonra Kanun Hükmünde Kararname’yle (KHK) kapatılan Burç Okullarında işe başladığını söyledi.Tamam, okulu Bank Asya ile çalıştığı için bu bankada maaş hesabının bulunduğunu belirterek, örgüt üyesi olmadığını iddia etti.Söz verilen tanıklardan sınıf öğretmeni A.A, cemaatin yurtları ve evlerinde kaldığını belirterek, “Her evde 5-6 kişi kalıyordu. Ben de bu evlerin birinde ev abiliği yaptım. Ev abisinin görevi evin ihtiyaçlarını karşılama, orada kalanların eğitimlerine yardımcı olma, maneviyatla ilgili faaliyetlerde bulunma şeklinde oluyordu. Evlerde dini sohbetler yapılıyor, Fetullah Gülen’in sohbetleri izleniyor, kitapları okunuyordu. Ev abileri bölge talebe mesullerine bağlı olarak çalışıyordu.” diye konuştu.Tanık A.A. kapatılan Burç Okullarında çalışmaya başladıktan sonra sınıf öğretmenliğinin yanında bölge talebe mesullüğü yapmaya başladığını dile getirerek, şöyle devam etti:“Üniversite öğrencilerinin kaldığı beş evden sorumlu abilik yaptım. Ayrıca, Fetullah Gülen’den gelen talimatları da evlere ilettim. 2008-2010 yıllarında Çukurova eyalet talebe mesulü olarak görev yaparken sanık Eyüp Tamam’ı tanıdım. Işık evleri bana bağlı olarak çalışıyordu. Bu evlerden birinin abiliğini de o sırada üniversitede okuyan Eyüp yapıyordu. Kendisi ‘Ercan’ kod adını kullanıyordu. Ben Eyüp’ü evlere gittiğimde çoğu kez görüyordum. Sanık Eyüp, askeri liselere hazırlanan öğrencileri yetiştiriyordu. Askeri liselere yetiştirilen öğrencilere azami gizlilik usullerini uyguluyordu. Öğrencilere kod ismi veriliyordu. Cemaate bağlı dershanelere değil, diğer dershanelere kayıtları yapılıyordu.Benim ifademde Ercan kod ismini kullanan Eyüp Tamam, şu anda SEGBİS ekranında görünen kişidir. Bundan eminim. Ben hep bu yapının içerisindeyken Allah rızasını gözeterek çalıştım ancak daha sonraki faaliyetleri, özellikle 15 Temmuz hareketi, bu yapı ile ilgili fikirlerimi tamamen değiştirdi.”Tanıklardan M.F.K de örgüt içinde üniversiteden mezun olan öğrencilerin takibini yaptığını söyledi.“Buna yapı içerisinde ‘mezuncu’ deniyordu.” ifadelerini kullanan tanık M.F.K, şunları anlattı:“Ben ‘Adil’ kod adını kullanan kişiye bağlı çalışıyordum. Yurtlarda toplantılar olurdu, mezunların durumları konuşulurdu. Onların işe yerleştirilmesi konuşulurdu. Yapı içerisindeki okullara bir kısmını yerleştiriyorduk. Kamuda görev almak isteyenler için girdikleri KPSS sonuçlarına göre hangi kurumlara yerleşebilecekleri yönünde çalışmalar yapıp kendilerine söylüyorduk. Benim görevim sadece listeleme yapmaktı.”Sanık Tamam’ı tanıdığını ve 2012-2014 yıllarında kendisine yardımcı olduğunu belirten M.F.K. şu beyanlarda bulundu:“Eyüp, kendi sorumluluğu altındaki mezunların bizimle bağlantısını sağlıyordu. Mezuncuların işe yerleştirilmesinde beraber, koordineli bir şekilde çalışıyorduk. Ben 2014 yılında Adana’dan ayrıldım. Bundan sonra Eyüp Tamam’ın mahrem birimlerden birine geçtiğini duydum ancak hangi birim olduğunu bilemiyorum. Eyüp Tamam’ı biz ‘Ercan’ olarak çağırıyorduk. Ben örgütün ByLock diye adlandırılan programını telefonuma yüklemiştim.Bana Ankara’da yüklenmişti. Bu program bildiğim kadarıyla herkese yüklenmiyordu. Sadece sorumlulara yükleniyordu.”Tanıkların ifadelerinin ardından yeniden söz hakkı verilen Tamam, suçlamaları kabul etmedi.Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı erteledi.