Provocation to hostility, discrimination, and violence
Kurmaylık sınıfına bugüne dek, Harp Akademileri’nin yönetimine ve okullara giriş mekanizmasına, mezhep ayrılıkçısı, aşırı muhalif, Batı yanlısı ve son olarak da FETÖ gibi bir terör örgütü egemen olmuştur. 15 Temmuz işgalci darbe girişiminden sonra anlaşılmıştır ki, FETÖ, Harp Akademisi’ne tamamen hâkim olmuş ve kendi mensubu olan subay ve kurmay adaylarını, sınav sorularını vererek Akademi’ye sokmuş ve âdeta kendi kurmay sınıfını oluşturmuştur. Hâlihazırda kurmay subay olarak göreve devam eden subayların çoğunluğunun da FETÖ ile iltisaklı olduğu değerlendirilmektedir. Bu çerçevede ülkemizin karşılaşacağı muhtemel tehdit şudur: Deşifre edilmemeleri durumunda FETÖ kriptosu olan kurmay subaylar, tekrar ordu yönetimini ele geçirebilirler!Mevcut kurmaylık sistemi sayesinde üst akıl, sadece onayından geçmiş olan subayların general olmalarını sağlayarak, ülkemizin yüzde 1’ine hâkim olmaya ve bu yüzde 1 ile aziz milletimizi yönetme iştiyakını sürdürecektir. FETÖ’ye karşı mücadele TSK içinde devam etmektedir, ancak özellikle genç pilotlar arasında örgüte üye olma oranı oldukça yüksekti. Buraya kadar aktardığım söz konusu sebeplerle bu durum, hem FETÖ’ye karşı verilen mücadeleye, hem de TSK’nın diğer terör örgütlerine karşı icra ettiği tüm harekâta negatif bir etkiyle yansıyabilir. Üzerlerinde FETÖ şüphesi olmayan millî subaylarsa, önümüzdeki Akademi sınavına, sahadaki pilot yetersizliği nedeniyle girmeye gönüllü değiller. Ancak edindiğim bilgilere göre, “FETÖ şüphelisi” olduğu değerlendirilen, fakat hâlihazırda örgütle bağı ortaya konulamamış bazı pilotların Akademi’ye girme hususunda çok istekli oldukları görülmektedir